Kıymetli Dostlarım.
Sizlere hamasi sözlerle, siyasi argümanlarla hitap etmek istemiyorum. Teknolojinin geliştiği, iletişimin herkesin cebine kadar girdiği bir dönemdeyiz. Bilgiye ulaşmak suya ulaşmaktan daha kolay. Herkes herşeyi yeterince biliyor. Bu ülkede oy kullanma yetkisine sahip hiç kimse aptal değil. Salak da değil. Koyun hiç değil. Çünkü Türk milletinin sürü olmadığını, tarihin derinliklerinden gelen güçlü devlet kültürünü, dost düşman tüm dünya bilir.
Her bir birey için, her seçimde oy verme, adaylardan birini tercih etme kriterleri vardır. Bunlar, can ve mal güvenliğinin sağlanması, toplumsal düzenin adalet temelinde sürdürülmesi, kalkınma ve gelişme için ticari özgürlüklerin desteklenmesi, bir başkasının hayatına müdahale etmeyen bireysel özgürlüklerin uygulanması gibi, etki alanı geniş kriterlerdir. Bunların dışında, adayların boyu postu, hitabeti, geçmişte yaptıkları, inancı, etnik kimliği, birlikte yürüdükleri teşkilat mensupları, peşlerinde olan fanatik taraftarların sayısı, subliminal mesajların etkileri ve aklımıza bile gelmeyecek bir çok kriterler de vardır. Herkes birbirine birşeyler anlatır ama, kullandığı OY'a karışamaz. İşte sadece bu nedenle OY kutsaldır. Çünkü OY'un kurduğu hükümet, seçmenlerin kararı, toplumun kaderidir.
Hiç bir Türk seçmeni, toplumun gelecekte yaşayacağı olumsuz sonuçların vebalini almaz. Bu nedenle, her seçmen mutlaka sandığa gitmelidir. Böylece başkasının verdiği oy ile kurulacak olan hükümetin yönetimine razı olmaktansa, içinde kendi OY tercihi de olan yönetime tabi olmalıdır.
Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak, yüz yıldır yaşadığımız bu kadim topraklarda, sizlerle birlikte, gönül huzuruyla, mutlu bir şekilde yaşamak için; gelecek Türkiye Yüzyılı adına, 28.05.2023 Pazar günü sandık başına giderek OY'umu Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a vereceğim.
Sizlerden dostane talebimde, sandık başına giderek, tercihinizi yapmanızdır.
Her bir seçmenin gönül iradesi ile yapacağı tercihin, ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
